Bastırılmış hafıza, özellikle bireyleri haksız ve yanlış bir şekilde suçlamak için kullanıldığı ve önemli zararlara yol açtığı yasal bağlamlarda tartışmalı bir kavramdır.[1] Amerikan Psikoloji Derneği çalışma grubu, "çocukken cinsel istismara uğrayan çoğu insan, başlarına gelenlerin tamamını veya bir kısmını hatırlarken, uzun süredir geçmiş istismar anılarının unutulmasının mümkün olduğunu belirtmiştir.[2] Sigmund Freud, daha sonra teorisini revize etse de, başlangıçta çocukluk cinsel travması anılarının sıklıkla bastırıldığını (hayatta daha sonra hatırlanamayacağını) ancak bu travmaların bilinçsizce davranışları ve duygusal tepkileri etkilediğini savunmuştur.
Meslekten olmayan kişiler ve klinik psikologlar arasında bastırılmış hatıralar fenomenine olan yaygın inanca rağmen,[3] hafıza psikolojisini inceleyen araştırmacıların çoğu, bastırmanın hiç meydana gelmediği konusunda tartışmaktadır.[4][5][6][7][8][9] Bazı psikologlar bastırılmış anıların psikoterapi yoluyla kurtarılabileceğine inanırken (olaydan yıllar hatta on yıllar sonra, bastırılmış anı belirli bir koku, tat ya da kayıp bellekle ilgili başka bir tanımlayıcı tarafından tetiklendiğinde, kendiliğinden geri kazanılabilir),[10] bellek psikolojisi uzmanları, psikoterapinin gerçek bir bastırılmış belleğin kurtarılmasını sağlamaktan ziyade sahte anıların yaratılmasına katkıda bulunma olasılığının daha yüksek olduğunu savunmaktadırlar.[8][11]
Kısmen bastırılmış ve geri kazanılmış anılar kavramlarını çevreleyen yoğun tartışmalar nedeniyle, birçok klinik psikolog bu terimleri kullanmayı bırakmış ve bunun yerine, travmatik olaylar için anıların erişilemez hale geldiği süreçlere atıfta bulunmak için dissosiyatif amnezi terimini benimsemişlerdir.[8][9] Bu amnezi lokalize (bir olay veya zaman dilimi), seçici (bir olayın belirli bir yönü) veya genelleştirilmiş (kimlik ve yaşam öyküsü) olabilir. Ancak terminolojideki değişiklik bellek alanındaki uzmanlara göre fenomene olan inancı daha az sorunlu hale getirmedi.[8][9] Richard McNally'a göre: "Travmatik olayların bastırılabileceği ve daha sonra geri kazanılabileceği fikri, folklorun psikoloji ve psikiyatriye bulaşan en zararlı parçasıdır. Lobotomi döneminden bu yana akıl sağlığı alanının başına gelen en kötü felaket olan 'kurtarılmış hafıza terapisi' için teorik bir temel sağlamıştır."[12]
|soyadı2=
(yardım)