Grekçe ἐνέργεια (energeia)'dan türetilen enerji kelimesi, ilk olarak Aristoteles'in MÖ 4. yüzyıldaki çalışmalarında (Fizik, Metafizik, Nikomakhos'a Etik[1] ve Ruh Üzerine adlı yazıları) geçmektedir.
Enerji kavramı Leibniz'in bir maddenin kütlesi ve onun yer çekimi alanı olarak tanımladığı vis viva'dan (yaşam gücü) gelmektedir. Leibniz toplam vis viva'nın korunduğuna inanmaktaydı.
Émilie marquise du Châtelet, 1740'ta yayınlanan Institutions de Physique (Fizik Dersleri) isimli kitabında Leibniz'in fikrini Gravesande'in pratik gözlemleriyle birleştirerek, hareket eden bir cismin "hareket miktarının", cismin kütlesinin ve hızının karesinin çarpımıyla doğru orantılı olduğunu yazmıştı.[2]
Thomas Young, 1802'de Kraliyet Cemiyeti'nde verdiği derslerde, vis viva yerine modern anlamda enerji kelimesini kullanan ilk kişi oldu.[3] 1807'de bu derslerin basılı yayımlarında enerjiyi şu şekilde tanımlamıştır:
Bir cismin kütlesinin hızının karesiyle çarpımı, bu cismin enerjisi olarak adlandırılabilir.[4]
Gaspard-Gustave Coriolis,1829'da "kinetik enerjiyi" modern anlamıyla tanımladı ve William Rankine 1853 yılında "potansiyel enerji" teriminini ortaya koydu.