Gabras ya da Kavraz (Grekçe: Γαβρᾶς Gavras, dişil formu Gavraina - Yunanca: Γάβραινα) Haldia'nın yarı bağımsız ve yarı veraset hükümdarları olarak özellikle 11. yüzyılın sonlarında ve 12. yüzyılların başlarında öne çıkan Bizanslı önemli bir soylu ailenin soyadıdır.[1]
Gavras ailesi, Konstantinos Gavras'ın Bardas Skleros'un isyanına katıldığı 10. yüzyılın sonlarında ilk kez kaydedilmiştir. General Theodoros Gavras, Trabzon'u ele geçirdi ve onu ve Haldia themasını neredeyse özerk bir devlet olarak yönetti. Savaş yetenekleri nedeniyle tanındı ve daha sonra bölgede aziz olarak saygı duyuldu. Oğlu Konstantinos Gavras da yaklaşık 1119 ile 1140 yılları arasında Haldia valisi olmuş ve yarı bağımsız bir prens olarak yönetmiştir. Ailenin birçok üyesi, 12. ve 13. yüzyıllarda Selçuklu Türkleri'nin hizmetine girmiştir, 14. yüzyılda, birçok Gavras, Bizans'taki idari pozisyonlarda yer aldığı kaydedilmiştir, özellikle dönemin ana Bizans edebiyatı ve siyasal figürleriyle yaptığı geniş yazışmaları ile tanınan devlet memuru ve bilgin Mihail Gavras ve kardeşi İoannis öne çıkarlar. Ailenin bir kolu Kırım'da Theodoro Prensliği'nin hükümdarları olmuşlardır.
Gavras ailesi ilk olarak Bizans dünyasının kuzeydoğu köşesinde Trabzon merkezli Haldia vilayetinde ortaya çıkmıştır. Ailenin etnik kökeni bilinmemektedir. Aleksandr Vasilyev ve Alexander Kazhdan gibi bazı akademisyenler dönemin birçok diğer soylu aileleri gibi Ermeni kökenli olduklarını düşünürler fakat "Gavras" ne Ermenice ne de Yunancadır.[2] Konstantinos Amantos'un "Gabriel" isminin bozulması olduğu yönünde bir öneri de dahil olmak üzere, isminin Farsça ve Aramice kökenlere sahip olduğu önerilmiştir. Bununla birlikte tarihçi Anthony Bryer, ismin Arapça kâfir, Farsça gabr veya Türkçe gâvur kelimeleri ile aynı kökten gelebileceğini, Gavras ailesinin ilk ortaya çıktığı Hristiyan-Müslüman sınır bölgelerine uygun terimler olduğunu düşünmektedir.[2][3] Akademisyenler Gavras'ı "Greko-Laz" olarak nitelendirdiler, ancak Anthony Bryer ve David Winfield, iç Haldia olarak yerel bölgelerin hem Yunan hem de Laz yerleşim yerlerinin ötesinde olduğu için büyük olasılıkla sadece yerli Haldialı olduklarını belirtirler.[4] İç Haldia kendine özgü bir kimliğe sahip bir bölgedir; dağlık bir alan olup, Helenizasyon'dan çok az etkilenmiştir ve dağın muhkem mülklerini merkez almış küçük lordlukları geleneksel ve arkaik bir toplumsal yapıyı korumuştur.[5]
Ailenin bilinen ilk üyesi, Konstantinos Gavras 976–979 yılları arasında Bardas Skleros'un isyanına katılmış ve 979 yılında muharebede öldürülmüştür.[6][7] 1018'de Bulgar Elemag ile birlikte yakın zamanda ortadan kaldırılmış olan Bulgar İmparatorluğu'nu yeniden kurmak için komplo kuran ancak kör edilen patrikios Gavras kayıtlarda görülür; ancak Haldialı Gavras ile ilişkisi veya bir Bulgar asil olup olamadığı belirsizdir.[7][8] 1040 yılında Mihail Gavras, İmparator IV. Mihail'in (h. 1034-1041) kardeşi Domestikos ton sholon Konstantinos'a karşı başarısız aristokrat bir komplonun liderlerinden biriydi. Kendisi de diğer komplocular ile birlikte kör edildi.[6][7]
Ailenin ilk önemli üyesi Theodoros Gavras'tır. Haldia'nın yerlisi, enerjik ve cesur bir adamdı. 1075'te Trabzon'u Türklerden geri aldı ve 1081'de I. Aleksios (h. 1081-1118) tarafından Haldia valisi (doux) olarak atandı. Gavras, Haldia'yı neredeyse bağımsız bir hükümdar olarak yönetti ve 1098'de savaşta ölümüne kadar Dânişmend Türkler ve Gürcülere karşı başarılı bir şekilde savaştı. Hem Pontus Rum hem de Türkmen şiirinde kahraman bir figür haline geldi ve Ortodoks Kilisesi tarafından şehit ve aziz olarak tanındı.[9][10] İlk karısı İrini'den (muhtemelen bir Taronitissa), olan oğlu Gregorios Gavras, Konstantinopolis'te rehin tutuluyordu, Gregorios önce sebastokratōr İsaakios Komnenos'un kızlarından biriyle sonra I. Aleksios'un kızı Maria Komnini ile nişanlandı. Theodoros 1091'de onu kaçırmak istedi ama başarısız oldu. Gregorios Gavras hakkında başka bir şey bilinmemekle birlikte, 1103 ile 1106 yılları arasında Haldia'nın doux'u olarak Aleksios'a karşı bir isyana önderlik eden Gregorios Taronitis ile aynı kişi olabilir.[10][11] Ailenin bir başka üyesi olup, Theodoros ile tam ilişkisi bilinmeyen Konstantinos Gavras, II. İoannis (h. 1118-1143) tarafından yaklaşık 1119 yılında Haldia doux'u olarak atanmıştır. 1126'dan II. İoannis'in onu bastırdığı 1140'a kadar pratikte bağımsız bir şekilde hüküm sürmüştür.[10][12] Onun olağanüstü başarı da Pontus'ta kapsamlı bir sözlü geleneğin bir parçasını oluşturdu, ancak yaklaşık 1900'de yazılan "Gavras Şarkısı" diğer Orta Çağ kaynaklarından esinlenen modern bir eser olarak gösterilmiştir.[13]
Gavras ailesinin az ya da çok özerk bir ülke yaratmadaki başarısı şaşırtıcı değildir: Rum ve 11. yüzyılın başlarında giren ve hızla Pontus hinterlandına hakim olmaya gelen Ermeni karışımı nüfusun yardımıyla, Haldia da dahil olmak üzere kuzeydoğu Küçük Asya'da 11. yüzyılda merkezi Bizans hükûmeti ile uzun bir anlaşmazlık geçmişine sahipti. 1071 tarihli Malazgirt Meydan Muharebesi'nden önce, dönme Frank paralı asker Robert Crispin, Koloneia Theması'nın merkezi Şebinkarahisar'da kale yaptırmıştı, 1073'te yerine Roussel de Bailleul geçti.[14] Böylece, Theodoros Gavras 1075'te ve tekrar 1081'de Trabzon'da ortaya çıktığında, kıyı bölgelerindeki Pontus Rumları için doğal lider olarak görüldü ve rejimi yerel güçlere, yani vilayetin eski thema asker alımına dayanıyordu.[15] Gavrasların Türk mevkidaşları ve ana rakipleri, Niksar ve Sivas'ın Dânişmend emirleriydi. Öte yandan Bryer'in dediği gibi, "rakip olsa da, Gavraslar ve Dânişmendler muhtemelen Konstantinopolis'in Komnenos'u veya Konya'nın Selçuklu Hanedanı ile olduklarından daha fazla ortak noktaya sahiplerdi"; ikisi sık sık, özellikle de kendi bağlı devletlerinin onları dize getirme çabalarına karşı müttefik oldular ve Gavraslar Türkmen kahramanlık şiirlerinde cesur düşmanlar olarak hatırlanır.[16]
Bağımsız bir güç olmalarının sona ermesinden sonra, birçok Gavras, Konya'da kurulan yeni Anadolu Selçuklu Devleti'nin hizmetine girerken diğerleri Konstantinopolis'de Komnenos imparatorlarına hizmet etmeye gittiler ve çoğunlukla Pontus ile olan bağlarını kaybettiler.[17]
Zaten 1140'larda, ailenin isimsiz bir üyesi Selçukluların yanında savaşmış ve 1146'da I. Manuil (h. 1143-1180) tarafından yakalandı ve idam edildi.[18][19] Bir diğer Gavras, muhtemelen öldürülenin oğlu, Bizans'dan II. Kılıç Arslan'a (h. 1155-1192) dönmüş ve onu önemli bir danışmanı olmuştu. Bu kişi, Kılıç Arslan'ın hükümdarlığının son döneminde (yaklaşık 1180-1192) vezirlik yapan İhtiyarüddin Hasan bin Gavras ile ya aynı kişi ya da babasıdır.[19][20]
Selçuklular hizmetinde bulunmuş diğer aile üyeleri, 1162/3'te diplomatik görevdeyken imparatora "ihanet etmiş" doux Konstantinos'ın muhtemelen oğlu olan Konstantinos Gavras; 1192'de Kılıç Arslan'ı zehirlemekle suçlanmış ismi bilinmeyen bir Gavras; 1234–1236 yılları arasında I. Alâeddin Keykubad (h. 1220-1237) adına diplomatik görevle Avrupa'ya gönderilen İoannis Gavras ("Giovanni de Gabra"); ve yaklaşık 1256 yılında Malatya'da Mihail ("Mikhail bar Gavras") isimli bir doktor.[19][21]
Diğer yandan, pansebastos sebastos Mihail Gavras, I. Manuil'in generaliydi ve Macarlar ile Selçuklulara karşı savaştı, ayrıca Andronikos Komninos'un damadı olarak imparatorluk hanedanı ile hısım oldu.[19][22]
Gavras soyadı, 13. ve 14. yüzyıllarda Bizans dünyasında hala kayıtlarda görülür, ancak aile, itibarını kaybetmiştir. Bu dönemin Gavras ismi sahiplerinin bazıları efendilerinin soyadını benimseyen köylülerdi ve devlet hizmetinde kaydedilen aile üyelerinin çoğu düşük yetkililerdi.[17]
İznik İmparatorluğu döneminde, Gavras ailesi Makedonya ve Küçük Asya'da görülür. Theodoros Gavras 1204 - 1208? yılları arasında Pontus bölgesini gasp ederek bağımsız bir devlet kurmuş, daha sonra İznik İmparatorluğunun himayesi altına girmiştir. Bir pansebastos sebastos İoannakios ya da İoannikios Gavras, yaklaşık 1216 yılında zikredilir; bir megaloepiphanestatos Gregorios Gavras, 1220'lerde Pirlepe yakınında bir köyün valisi olarak zikredilir; bir İoannis Gavras, 1236 yılında Milet yakınında toprak satmıştır; ve bir Konstantinos Gavras, yaklaşık 1250 yılında Milet Metropolü'nün protopapas'uydu ("kıdemli rahip").[23] Paleologos Hanedanı döneminde, pansebastos sebastos Hristoforos Gavras bir keşiş olarak yaklaşık 1264/5 yılında öldü; Manuil Dukas Komnenos Gavras, bir manastırın hamisi olarak 1300/1 yılında kaydedilmiştir. George Gavras (1344/45) döneminde bir aile üyesi Çepniler tarafından esir alınmıştır.[24]