Kapala, dini ibadetlerde kullanılan, insan kafatasından yapılmış olan bir kaptır ve hem Hindu hem Budist Tantralarında rastlanır. Özellikle Tibet'te kafatasları değerli metaller ve mücevherlerle ince ince işlenerek süslenir.
Herodot İskitlerin kafatasını kap olarak kullandıklarını şöyle aktarır: "Kafatasının üst kısmı gözlerin üzerinden kesilmişti, bunu deriyle kapladılar ve bunu bir içecek kupası olarak kullandılar. Eğer adam zenginse, buna altından bir astar ilave edilmekteydi."[1] Roux, Kurdziplerden kalma (M.Ö. IV-III. yüzyılda) bir kupa üzerinde, düşmanının kafasını taşıyan bir İskit savaşçısı görüldüğünü belirterek Hunlarda ve Bulgarlar'da da bu geleneğin sürdüğünü yazar: "Hunların kralı Mao-tuen MÖ 201-202 yıllarında Yutçelerin şefini yener, onu öldürür ve kafatasınından bir kupa yaptırır. Çinle yapılan bir anlaşma sırasında, bir dağa çıktıktan ve bir kurban sunduktan sonra, her iki şef şarapla kanı prens Yutçe'nin kafatasında karıştırırlar ve birlikte bu içkiyi içerler... Theophane'ye göre, Bizans imparatoru Nikeporos'un ölümünden sonra kafatası bir içecek kupası yapılmıştır."[2]