Kontrgerilla, kelime anlamıyla gerilla güçlerine karşı kurulmuş güçtür. Bir diğer anlamı ise NATO bünyesindeki ülkelerde sol örgütlenmeye karşı oluşturulan yasa dışı örgütlenmenin Türkiye'deki adı ve ayağıdır.[1] Türkiye'deki yapılanması ise Amerika tarafından Ankara'da bulunan Amerikan Askerî Yardım binasında kurulmuş ve başlarda CIA tarafından fonlanmıştır.[1][2] 1970 ila 1991 yılları arasında etkin olarak faaliyet gösteren yapılanmanın yasal statüsü yoktur, gizli silah depoları ve kayıt dışı mensupları vardır.[1] Ülkü Ocakları tarafından kurulan Ülkücü komando kampları; Kontrgerilla örgütü için paramiliter üyeler yetiştirmiştir.[3][4][5][6] 20. Yüzyılda özellikle de Soğuk Savaş döneminde Türkiye'de ve birçok NATO ülkesinde tartışmalı olaylarda etkisi olduğu düşünülen bu organizasyon; 1991 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılması ve Soğuk Savaşın sona ermesiyle birlikte birkaç yıl içinde etkisini kaybetmiştir.
Yanlış bilinenin aksine organizasyonun sadece Türkiye'de faaliyet gösterdiği düşüncesidir. Kontrgerilla hareketi, Soğuk Savaş döneminde NATO ve Batı Bloku'nun yakın ülkelerinin çoğunda farklı isim ve örgütlenme yapılarıyla faaliyet göstermiştir. Sovyetler Birliği'nin etki alanına yakın ülkelerde ise faaliyetleri daha kapsamlı olmuştur.
NATO'nun Özel Harp talimnamelerine göre, üye ülkelerde kurulan NATO birimleri Türkiye'de 1952[7] ya da 1953[8]'te önce Seferberlik Tetkik Kurulu adıyla örgütlenmiş[8] sonra doğrudan Genelkurmay Başkanlığına bağlı Özel Harp Dairesi çatısı altında[9] ve bunun sivil uzantısı olarak faaliyet yürütmüştür.[10] Bülent Ecevit 1974'te dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar'dan Özel Harp Dairesi'nin varlığını öğrenmiştir.[11][12]
70'li yıllarda, yüzlerce aydın ve farklı siyasi görüşlerden birçok üniversite öğrencisi işkenceden geçirilmiştir. İşkence görenlerden çoğu, tahliyelerinin ardından, kendilerine kontrgerilla diyen kişiler tarafından sorgulandıklarını belirtmiştir. İstanbul'daki Ziverbey Köşkü'nde işkence görenler, şu sözleri duyduklarını ifade etmiştir: "Genelkurmay'a bağlı Kontrgerilla teşkilatının elindesin. Burada Anayasa yok. Yalnızca biz varız. Sorduklarımıza doğru cevapları verirsen kurtulursun. Yoksa ölümlerden ölüm beğen. İstersek seni yok ederiz ve kimse de bizden hesap soramaz." Yankı dergisinin 17 Ekim 1973 tarihli basımında ise, dönemin İstanbul Sıkıyönetim Komutanı Faik Türün; Kadıköy'deki Ziverbey Köşkü'nün bizzat kendisi tarafından Kontrgerilla örgütü için hazırlatıldığını beyan etmiştir.[13]
Antikomünizm ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |