Netflix, 2010'dan itibaren işini genişletmeye başladı. Netflix Platformu çevrimiçi yayıncılık hizmetidir. Platform Amerika Birleşik Devletleri'nde başladı ve ilk kez 2010'da Kanada'da hizmet vermeye başladı.[1] Bu, uzun bir genişleme sürecinin başlangıcı oldu. 2015 yılına kadar Netflix 50 ülkede faaliyet gösteriyordu. Bugün, Netflix 190'dan fazla ülkede faaliyet gösteriyor ve son beş yılda genişleme oranlarını önemli ölçüde artırdı.[2] 2020 itibarıyla, Netflix abone sayısı 203,67 milyon kişiye ulaştı. Abone sayısının 73 milyondan fazlası Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunuyor.[3]
2010 yılında Netflix, Kanada'ya hizmet vermeye başlayarak uluslararası pazara giriş yaptı.[4] 2011 yılında Netflix daha fazla genişlemeye başladı. 5 Eylül - 12 Eylül 2011 tarihleri arasında Netflix, hizmetlerini Latin Amerika ve Karayip bölgelerindeki 40'tan fazla ülkeye sunmaya başladı.[5] Netflix, 2012 yılında Avrupa'da genişlemeye başladı.[6] 2012 yılının sonunda Netflix, Birleşik Krallık, İrlanda, Danimarka, Finlandiya, Norveç ve İsveç'te yayın yapmaya başladı. Netflix, 2013'te Hollanda'da piyasaya girdikten sonra[7] 2014'te Netflix, Avrupa'da genişlemesini büyük oranda tamamladı.[8] Mart 2015'te Netflix, Avustralya ve Yeni Zelanda'da hizmet vermeye başladı.[9] 4 Şubat 2015'te Japonya'da 2015 sonbaharında hizmet vermeye başlayacağı açıklandı.[10] 6 Ocak 2016'da Tüketici Elektroniği Şovunda Netflix 130 yeni bölgeye (Afrika'daki çoğu ülke dahil) büyük bir uluslararası genişleme duyurdu; Bu genişleme ile Netflix, Çin, Kırım, Suriye ve Kuzey Kore gibi ABD yaptırımlarına tabi bölgeler dışında, hizmetinin artık neredeyse "dünya çapında" sunulacağını duyurdu. Şirket ayrıca Asya, Avrupa ve Orta Doğu'da ön ödemeli hizmetlerini pazarlamak için LG ile bir ortaklık duyurdu.[11][12][13] 2021 itibarıyla Netflix, Çin, Kırım, Kuzey Kore veya Suriye hariç 190'dan fazla ülkede yayın yapıyor.[2]
Netflix, 22 Eylül 2010'da Kanada'ya yayın hizmetlerini sunmaya başladıktan sonra uluslararası pazara girmiş oldu. Abonelik o zaman ayda 7,99 dolardı, CEO Reed Hastings'in " bu fiyat dünyanın herhangi bir yerinde sahip olduğumuz en düşük ve en agresif fiyat" dediği bir fiyattı.[14] Ancak, düşük fiyata rağmen, Kanada'da içerik sayısı son derece sınırlıydı. Josh Loewen tarafından Canadian Business Online'ın 2012'de yayınladığı veriler, Amerika Birleşik Devletleri'nde Netflix'in kitaplığında 10.625 benzersiz içerik bulunduğunu, Kanada'da ise yalnızca 2.647 olduğunu gösteriyordu.[15] Ancak, yalnızca Kanada'da sunulan ve Amerika Birleşik Devletleri'nde mevcut olmayan içerik de vardı. Örneğin, Keri Russell ve Will Arnett'in başrollerini paylaştığı kısa ömürlü bir Fox komedi dizisi Running Wilde, Amerika Birleşik Devletleri'nde Fox da yayınlanmaya başladığı gün Kanada Netflix'te yayınlanmaya başladı. Kanadalı bir yayıncı kanal bulunamadığı için Kanada Netflix'te yayınlandı.[14] Akış seçiminden bağımsız olarak, şirketin bir milyon aboneye,[16] yani Kanada nüfusunun yaklaşık yüzde üçüne ulaşması bir yıldan az sürdü. Şubat 2014 itibarıyla, yaklaşık 5,8 milyon Kanadalı veya Kanada'nın İngilizce konuşan nüfusunun %29'u Netflix abonesiydi . Bu sayı, 2012'den bu yana 2 yılda Kanadalı kullanıcılarda yaklaşık %40'lık bir artışı temsil etmektedir.[17]
5 Temmuz 2011'de Netflix, bugüne kadarki en büyük genişlemesini duyurdu.[18] O sırada Netflix'in ABD ve Kanada'da 23 milyon abonesi vardı.[19] Latin Amerika pazarına girmek, Netflix'in yaklaşık 600 milyon kişiye yani Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun iki katı insana erişebileceği anlamına geliyordu.[20] Latin Amerika'daki insanlar yüksek hızlı internete, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada'daki kadar erişemese de, Latin Amerika'ya açıldığının açıklanmasının ardından Netflix hissesi anında %8 artarak 291 dolarlık rekor bir hisse fiyatına getirdi.[19]
Eylül 2011'den itibaren şirket, İngilizce, İspanyolca ve Portekizce konuşan Latin Amerika ve Karayipler'deki 43 ülke ve bölgeye genişlemeye başladı. Brezilya, Latin Amerika'da 5 Eylül'de yayın hizmeti başlatılan ilk ülke oldu. Orada hizmet ayda 14,99 ABD Doları olarak sunuldu ve bu fiyat da Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada'dan daha pahalı bir fiyattı.[21]</ref> Netflix, Latin Amerika'da ilk beş ülkeye hizmet vermeye başladıktan sonra; 7. ülke Arjantin, 8. ülke Şili, 9. ülke Kolombiya ve 12. üle Meksika oldu. Servis sonraki haftalarda diğer 38 ülkeye de yayıldı. Latin Amerika'ya dağıtılan içerikler arasında CBS, Miramax ve Showtime'dan programlar vardı.
Latin Amerika'daki genişleme, şirketin umduğu kadar başarılı olmadı. Latin Amerika'da Netflix'in Kanada'da olduğu gibi yayın yapan rakipleri yokken, dijital uçurum (yüksek geniş bant internet hızı eksikliği) hızlı büyümeyi engelledi.[22] Örneğin Brezilya'da, nüfusun sadece %20'si 500kb/saniyeden daha yüksek bir internet hızına sahipti; Netflix içeriğini yayınlamak için en az saniyede 800 kB/s hız gerekliydi.[23] Ayrıca, rakiplerin olmaması da bazı yönlerden büyümeyi yavaşlattı. Kanada'da yeni aboneler diğer şirketler tarafından çevrimiçi yayın içeriğine alışkınken, bu konsept Latin Amerika izleyicileri için daha çok yeniydi ve bu da izleyicilerin Netlix'e şüpheyle yaklaşmasına sebep oluyordu.[22] Tekrarlayan aylık ödemeler Latin Amerika'da pek kullanılmayan bir bankacılık sistemi olduğu için sorunu daha da kötüleştirdi. Netflix'in, Latin Amerika genişlemesi beklenenden daha yavaş gerçekleşmesine rağmen, Netflix bu hamlesinden dolayı para kaybetmedi. Kanada'daki abone sayısı beklenenden çok daha hızlı artması, uluslararası pazara giriş için ilk iki hamlesini oldukça başarılı hale getirdi. Ek olarak, Latin Amerika'daki büyümenin önündeki engellere rağmen Netflix, popüler içeriklerini (örn. How I Met Your Mother, Glee, Bones, The X-Files, Wall Street) Latin Amerika içeriklerine kattı.[23]
Kanada ve Latin Amerika'daki ilk genişlemeler, Netflix'in Amerika Birleşik Devletleri'ndeki 2011 deki büyük kararından önce gerçekleşti. 2011 yılının Eylül ayında şirket, biri çevrimiçi yayın diğeri DVD kiralamaları için olmak üzere iki web sitesine geçme kararı aldı ve abonelik fiyatlarını buna göre artırdı. İş modelindeki bu değişiklik, yaklaşık bir milyon Amerikalı abone kaybı ve düşen hisse senedi fiyatı eşlik etti. İş modeli değişikliğinin duyurulmasından önce Netflix hisseleri yaklaşık 300 dolar değerindeydi. İş modelindeki değişiklikten sonra hisse 53 doların altına düştü.[24] Bu fiyaskodan önce Netflix, esas olarak Latin Amerika'ya genişleme kararı nedeniyle en başarılı çeyreğini yaşıyordu. Şirket, büyümeyi Latin Amerika'ya genişlemesini açıkladığı çeyrekte kazandığı tüm parayı hızla kaybetti ve özür dilemek ve iş modelini yeniden düşünmek zorunda kaldı.[24]
Bundan sonra insanları Netflix'e geri getirmek iki yeni uygulama geldi.[24] İlk olarak, kendi orijinal içeriklerini üretmeye başladı. İkinci olarak ise uluslararası genişlemeye devam etti. Netflix, çoğunlukla içeriklerinin dağıtım haklarının tam kontrolünü elinde tuttuğundan, orijinaller uluslararası genişlemesiyle birlikte tüm ülkelerde yayınlanabildiler.
Netflix Avrupa'da yayınlara 2012'de başladı ve 4 Ocak'ta Birleşik Krallık ve İrlanda'da yayınlanmaya başladı[6] 18 Ekim'e kadar Danimarka, Finlandiya, Norveç ve İsveç'te yayın yapmaya başladı.
Uluslararası pazarlama grubu Mindshare CEO'su Christof Baron'a göre Netflix, uluslararası genişlemesi için bir strateji geliştirdi: "Onlara çok fazla paraya mal olmayan ve riski en aza indiren ucuz bir teklifle başlıyorlar. Daha sonra insanların nelerden hoşlandığı hakkında çok detaylı veriler topluyorlar ve yatırımı tüketici davranışları etrafında yapılandırıyorlar."[25] Bu, kültürel zevk farklılıklarını hesaba katar ve dağıtım anlaşmalarının buna göre yapar. Eylül 2013'e kadar Netflix , Kanal 4, ITV ve BBC'de simge olan çok az içerik eklemişti ve bu kanallardaki diğer içerikler Netflix'te hiçbir zaman kullanıma sunulmadı.[26]
Netflix İngiltere ve İrlanda'da 1 milyon aboneye Netflix Kanada'dan daha hızlı ulaşarak Temmuz 2012'de bu iki ülkede 1 milyon üye sayısına ulaştı.[27] Birleşik Krallık'ta BARB (Broadcasters Audience Research Board), Netflix'in Birleşik Krallık pazarında son derece başarılı olduğunu belirtti. 2014 yılına kadar ülkedeki on haneden yaklaşık birden fazlası Netflix'e abone olmuştur.[28] 2014 sonbaharında Birleşik Krallık Netflix'e abone olan kişi sayısı Amazon Prime'dan iki kat daha fazlaydı ve üç milyon aboneye ulaşmıştı ve bu sayı 2013 yılındaki abone sayısının iki katıydı.[25] Ayrıca, Netflix'in 2016 itibarıyla İrlanda'da 300.000'den fazla abonesi olduğu tahmin edilmektedir.[29]
İngiltere ve İskandinavya'dan sonra Avrupa'da Netflix hizmeti alan bir sonraki ülke 11 Eylül 2013'te Hollanda oldu. Şirket, içerik kütüphanesini genişletmek istediğinden, genişlemeyi yavaşlatmaya karar verdiği için Netflix'in 2013'te hizmetini götürdüğü tek ülke Hollanda oldu.[30] Şirket o yıl içerik kütüphanesi için 3 milyar dolar harcadı.[30] Şirketin İçerik Yönetim Başkan Yardımcısı Kelly Merryman, Torrent ağlarında ve diğer korsan sitelerinde indirilmeye sunulan ve iyi performans gösteren şovların genişlemenin bir parçası olduğunu açıkladı. Netflix'in CEO'su ayrıca, kullanıcılar daha iyi bir kullanıcı deneyimi için yasal üyeliğe geçebileceğinden, yasadışı indirmenin daha fazla üye için yardımcı olduğunu açıkladı.[7][31]
2013'ün son çeyreğinde Netflix, Avrupa'daki genişlemesine başladığından beri ilk kez ABD'den daha fazla yeni abone kazanarak, Netflix için uluslararası genişlemeyi giderek daha önemli hale geldi. Medya analisti Anthony Wible'ın dediği gibi, "Birleşik Devletler'de sadece bu kadar insan var. Dünyanın geri kalanı çok daha büyük ve ABD'de de yeni abone sayısı bir noktada yavaşlamaya başlayacak."[32] 2013 yılı sonunda şirket, Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 32 milyon aboneye ve ek olarak uluslararası alanda yaklaşık 10 milyon aboneye ulaştı.[25]
19 Eylül 2014'e kadar Netflix Avrupa'da Avusturya, Belçika, Fransa, Almanya, Lüksemburg, İsviçre ve Asya'da Hindistan'da yayına başladı . Avrupa'da ve Hindistan'da halk Netflix'e sıcak bakarken, Fransa'da halk Netflix'e oldukça düşmanca davrandı. Halkın bu düşmanlığı, Netflix'in Marsilya adlı bir dizi yaratmaya karar vermesine yol açtı, Netflix'in popüler dizisi House of Cards'ın Fransız bağlamında yeniden çekimi ve şirketin İngilizce olmayan ilk programlarından birisi oldu.[25]
2010'daki uluslararası genişlemesinden önce, Netflix'in abone sayısı yılda ortalama 2,4 milyon kişi arttı. Kanada, Latin Amerika ve Avrupa'ya yayılmasının ardından, abone sayısı yılda ortalama 7 milyon kişi büyüyerek,[33] Netflix'in küresel pazarda devam eden büyümesi için uluslararası genişlemesi kilit bir nokta haline geldi. Özellikle, şirketin 2015 ve 2016'da 20'den fazla orijinal programı yayınlayarak bu genişlemeye ne kadar önem verdiğini gösterdi. Bu programlarda Netflix'in ilk İngilizce olmayan dizileri de mevcut.
2013'te Forbes dergisi, uluslararası yayının şirket değerinin %15'ini oluşturduğunu bildirdi. 2013 yılında Amerika Birleşik Devletleri'ndeki hanelerin yaklaşık %30'u Netlix'e abone olmuştur.[34] Şirket bu oranı Birleşik Krallık ve İskandinavya'da tutturabilirse, 12 milyon yeni abone kazanacaktı.[34]
Netflix, 2015 yılında hizmetlerini Küba'ya genişleteceklerini duyurdu ve bu da onları Küba'da hizmet sunan ilk Amerikan şirketlerinden biri haline getirdi.[35] Ancak bu genişleme birçok sorunu da beraberinde getirdi. Küba'nın internet hızlarının sınırlı kapasitesi, ülkede Netflix'i izlemeyi gerçekten zorlaştırdı. Ayrıca Netflix'in aylık ödeme için gerekli bankacılık sistemi Küba'da yaşayan insanlar için büyük bir engeldi. Netflix'in ülkedeki abonelik ücretleri ilgili erişilebilirlik sorunları da var. Bu nedenle, Netflix teknik olarak Küba'ya genişlemiş olsa da, yayın platformu Küba halkının kullanımına hazır değil.[35]
6 Haziran 2015'te Şirket CEO'su Reed Hastings, Portekiz'deki Expresso gazetesine verdiği röportajda Netflix'in Ekim ayında İtalya, Portekiz ve İspanya pazarlarına gireceğini ve Güney Avrupa destek merkezini Lizbon, Portekiz'de kuracağını duyurdu.[36]
Netflix, 2015 yılında Avustralya'ya genişledi.[37] 2020 yılı itibarıyla, Avustralya'da 12.2 milyon kişi Netflix abonesidir.[38] Netflix'in Avustralya'da yayın yaptığı sırada popülerlikleri son derece arttı; ve Avustralya Netflix için en yüksek ikinci nüfus/abone oranına sahiptir.[38] Netflix'in 5 yıldır yayın yaptığı Kanada nüfus/abone oranında birinci sıradadır.[38]
Netflix'in Avustralya'da zorlandığı şey yerel içerik yayınıdır. Avustralya için yerel içerik, 2017'den beri Netflix tarafından sunulan içeriğin en fazla %2,5'ini oluşturuyor.[38] 2019 yılın itibarıyla, yerel içeriğin yüzdesi %1,7'ye kadar düşmüştür.[39] İronik olarak, Amerika Birleşik Devletleri'nin Netflix kataloğunda, Avustralya kataloğundan daha fazla Avustralya içeriğine sahiptir.[38] Ayrıca, Netflix tarafından üretilen Avustralya yerel içerikleri, özellikle Avustralya'da bir başka yayın hizmeti sunan Stan platformu tarafından üretilen içerikle karşılaştırıldığında eleştirilere maruz kaldı. Stan platformunun yerel içerikleri hemen hemen tüm olumlu tepkileri alırken, Netflix yerel içerikleri olumlu yorum alamadı.[38] Örneğin Netflix, doğaüstü bir gerilim dizisi olan Tidelands'i 2018'de Avustralya'da yayınladı. Gösteri, Avustralyalı bir TV eleştirmeni Wenlei Ma tarafından ağır bir şekilde eleştirildi.[40] Diğer Netflix Avustralya yerel içerikleri arasında , her ikisi de olumsuz eleştiriler alan Pine Gap ve Lunatics yer alıyor.[38]
CES 2016 duyurusu sırasında CEO Hastings, ülkedeki internet ve medya endüstrilerinin sıkı bir şekilde kontrol edilmesi nedeniyle Çin'e genişlemenin "uzun yıllar" alabileceğini belirtti. Şirket, orijinal yapımlarından bazılarının (Crouching Tiger, Hidden Dragon: Sword of Destiny gibi) potansiyel bir Çinli izleyiciye hitap etmesi gerektiğini kabul ederken, Hastings, şirketin yerel ortaklarla ilişkiler kurma sürecinde olduğunu belirtti.[41] House of Cards'ın hakları daha önce Sohu'ya satılmıştı, bu mütevazı bir başarıydı, ancak hükûmet tarafından anlaşma iptal edildi.[42][43]
25 Nisan 2017'de Netflix, Baidu'nun sahip olduğu yayın hizmeti iQiyi ile bir lisans anlaşmasına vardığını duyurdu, anlaşmanın ayrıntıları açıklanmasa da, bazı Netflix orijinal yapımları iQiyi de ilk gösterimleriyle birlikte satışa sunuldu.[43]
Netflix, The Mechanism, Fauda ve Amo gibi uluslararası yapımları için siyasi tartışmalarla karşılaştı.[44]
Suudi Arabistan hükümetini eleştiren Hasan Minhaj ile Vatanseverlik Yasası dizisi, başlangıçta Netflix Suudi Arabistan'da mevcuttu, ancak daha sonra hükûmetin bir şikayeti üzerine ülkede yayından kaldırıldı.[45][46] Şubat 2020'den bu yana Netflix toplamda 9 kez olmak üzere, yayın yaptığı ülkelerdeki hükûmetler tarafından istenen içerik kaldırma taleplerini ne zaman yerine getirdiğine ilişkin ilk raporunu yayınladı.[47][48][49]