Troçkist siyaset teorisinde, deforme olmuş işçi devletleri, kapitalist sınıfın devrildiği, ekonominin büyük ölçüde devlete ait olduğu ve planlandığı devletlerdir, ancak iç demokrasi ya da endüstride işçi kontrolü yoktur. Deforme olmuş bir işçi devletinde işçi sınıfı, Rus Devrimi'nden kısa bir süre sonra Rusya'da olduğu gibi hiçbir zaman siyasi iktidarda bulunmadı. Bu devletler, siyasi ve ekonomik yapıları yukarıdan (veya dışarıdan) dayatıldığı ve devrimci işçi sınıfı örgütleri ezildiği için deforme olmuş olarak kabul edilir. Dejenere olmuş bir işçi devleti gibi, deforme olmuş bir işçi devletinin sosyalizme geçiş yapan bir devlet olduğu söylenemez.
Troçkistlerin çoğu bugün, deforme olmuş işçi devletleri olarak Küba, Çin Halk Cumhuriyeti, Kuzey Kore ve Vietnam gibi devletleri gösteriyor. Uluslararası İşçi Komitesi, kamulaştırılmış bir ekonomiye sahip oldukları zamanlardaki Suriye veya Myanmar gibi devletleri de örnek olarak sayıyor.
Deforme olmuş işçi devletleri kavramı, Sovyetler Birliği'nin Nazi Almanya'sını askeri olarak mağlup ettiği ve Doğu Avrupa'da uydu devletleri yarattığı II.Dünya Savaşı'ndan sonra Dördüncü Enternasyonal'in teorisyenleri tarafından geliştirildi. Lev Troçki'nin Sovyetler Birliği kavramını dejenere olmuş bir işçi devleti olarak ele alan Enternasyonal'in 1951 Üçüncü Dünya Kongresi, yeni rejimleri deforme olmuş işçi devletleri olarak tanımladı. Dördüncü Enternasyonal, kapitalist ülkelerde olduğu gibi sosyal bir devrimi savunmak yerine, Sovyetler Birliği'nde (bu deforme olmuş durumda) ve tampon devletlerde Stalinist bürokrasiyi devirmek için siyasi devrimi savundu.[1]
Bu yaklaşım, 1951-1965 yılları arasında yeniden birleştirilmiş Dördüncü Enternasyonal ve CWI gibi Dünya Kongrelerinde siyasi sürekliliklerini izleyen Troçkist akımlar tarafından savunulmuştur. Beşinci Enternasyonal Birliği,Doğu Avrupa devletleri dejenere olmuş işçi devletleriydi çünkü, "doğuştan dejenere" niceliksel deformasyonlara sahip olmaktan ziyade niteliksel olarak dejenere olmuşlardı. Bu nedenle siyasi bir devrime ihtiyaç duyuluyordu.
1948'den önce Sovyetler Birliği'ndeki Troçki ile farklılıklar üzerine Dördüncü Enternasyonal'den ayrılan Troçkist akımlar, bu yoruma katılmama eğilimindedir ve savaş sonrası Stalinist devletleri devlet kapitalisti veya bürokratik kolektivist olarak tanımlayan teorileri benimsemiştir.
Sosyalist Eylem gibi bazı Troçkist gruplar, Küba liderliği ile bazı anlaşmazlıkları olsa da, Küba'yı sağlıklı bir işçi devleti olarak görüyorlar. Özgürlük Sosyalist Partisi gibi diğerleri, Çin Halk Cumhuriyeti'nin deforme olmuş bir işçi devleti olarak görülmesi için kapitalist restorasyon yolunda çok ileri gittiğini söylüyor.