Tam ad | Beyoğluspor Kulübü | ||
---|---|---|---|
Renkler | Sarı-Siyah | ||
Kuruluş | 1914 (Pera Kulübü adıyla) 1923 | ||
Stadyum | İBB Beyoğlu Stadyumu, Beyoğlu, İstanbul (Kapasite: 1.375[1]) | ||
Başkan | Andrea Rambopulos | ||
Lig | İstanbul 2. Amatör Ligi | ||
2023-24 | Lige katılmadı | ||
|
Beyoğluspor, İstanbul'da kurulan spor kulübü. Futbolun yanı sıra birçok spor dalında faaliyet gösteren sarı-siyahlı takım özellikle voleybol ve masa tenisinde İstanbul ve Türkiye şampiyonluklarını uzun süre elinden bırakmadı ve Türk millî takımlarına da birçok sporcu yetiştirdi.
Futbol takımı ise 2023-24 sezonunda İstanbul 2. Amatör Ligi'nde lige katılmamıştır.
Konstantinopolis Rum toplumu 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren çeşitli spor kulüpleri kurmuş ve Pan-Konstantinopolitan Oyunları gibi spor etkinlikleri düzenlemiştir.[2]
Kulüp, 1877 yılında Pera'da üç yerel Yunan entelektüel, K.D. Kostarakis, I.A. Zervoudakis ve A.K. Stefopoulos tarafından Clio Spor Kulübü olarak kurulduğunu iddia etmektedir.[3] 1884 yılında Hermès Spor Kulübü olarak yeniden adlandırılmış ve 1914 yılında futbol departmanı kurulmuştur.[4] I. Dünya Savaşı sırasında pek faaliyet göstermeyen Pera Kulübü, İstanbul'un İşgali sırasında İstanbul Pazar Ligi'ne dahil oldu. 1919-22 yılları arasında işgal kuvvetlerinin kulübe müsamaha gösterdiği gerekçesiyle pek çok maçı olaylı geçti.Olaylı maçların getireceği sorumluluklardan korkan Pera oyuncuları ve yöneticileri, 1922'de Türkiye'den ayrılarak 1924'te Atina'da AEK kulübünü, 1926'da Selanik'te PAOK kulübünü kurdular.[5] 1923'te Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla kısa bir süre Pera Spor Kulübü adını aldı ve aynı yıl içinde resmi olarak “Beyoğlu Spor Kulübü” olarak tescil edildi.[2]
Kulübün faaliyetleri 1926 yılına kadar Hermes AVM'nin terk edilmiş spor salonunda yürütülmüştür. Ancak 1926'dan sonra kulüp, yine Beyoğlu bölgesinde bulunan “Pera Hanımlar Cemiyeti” binasına taşındı. Beyoğluspor başlangıçta futbol ve jimnastik olmak üzere iki bölümden oluşuyordu. Daha sonra güreş ve boks, 1926 yılında ise basketbol ve voleybol bölümleri kurulmuştur.[2]
Tarihi boyunca kulübün birçok branşı çeşitli yarışmalarda ödüller kazanmıştır. Beyoğluspor'un voleybol şubesi 1940'lı ve 1950'li yıllarda Türkiye'nin en seçkin takımlarından biri olurken, o dönemde bazı yıllar Türkiye şampiyonluğunu da kazanmıştır.[2] Futbol takımı 1945 yılında İstanbul Futbol Ligi'nde beşinci sırayı almayı başarırken, 1960'ların başında Birinci Lig'de mücadele etti.[6][2] G. Chalkousis, S. Kanakis, G. Mouzakis, A. Tripos gibi kulüp yöneticileri ve başkanlarının çabaları bu başarılarda belirleyici bir rol oynamıştır. Öte yandan, halterde Dünya Şampiyonu ve Yunanistan halter takımının son antrenörü Christos Iakovou gibi bazı sporcular hem Yunanistan'da hem de uluslararası düzeyde öne çıkmıştır.[2] Beyoğluspor 1990'ların sonundan 2014'e kadar para sıkıntısı nedeniyle A takım çıkarmamıştır. Beyoğluspor son olarak 2014-15 sezonunda İstanbul takımlarının yer aldığı en alt amatör küme olan İstanbul 2. Amatör Lig 6. Grup'ta yer aldı. Bu grubu altıncı olarak tamamladı.[7][8]
Mevcut kayıtlara göre voleybolda ilk kez 1925-26 sezonunda faaliyet gösterdiği görülen Beyoğluspor, 1930'lu yıllarda daha ziyade azınlık kulüpleriyle temas içindeyken, 1940'lardan itibaren düzenli olarak İstanbul Voleybol Ligi'nde boy göstermeye başladı. 1941-42 ve 1942-43 sezonlarında Galatasaray'ı geride bırakarak ilk İstanbul şampiyonluklarına ulaşan takım aynı dönemde Eminönü ve Beyoğlu halkevlerinin düzenledikleri turnuvaların birinciliklerini de kazanmayı başardı. 1945-46, 1948-49, 1949-50, 1950-51 ve 1951-52 sezonlarında da İstanbul Ligi şampiyonluklarını kazanan Beyoğluspor, 1948 yılında ilk kez düzenlenen Türkiye Şampiyonası'nın ikinci yılından itibaren tam bir hegemonya kurdu ve beş yıl üstüste (1949, 1950, 1951, 1952 ve 1953) Türkiye şampiyonu oldu.
1955 yılındaki 6-7 Eylül Olayları'ndan sonra gücünü hızla kaybeden Beyoğluspor, bir daha hiç şampiyonluk yarışında yeralmasa da İstanbul Voleybol Ligi'nin son sezonunu teşkil eden 1969-70' kadar İstanbul Birinci Ligi'nde tutunmayı başardı. Bununla birlikte, söz konusu sezonu 5. sırada tamamlayarak ilk üç sıradaki takımların katılmaya hak kazanacağı Türkiye Voleybol Ligi'ne (ilk sezonu 1970-71) adını yazdırmayı başaramadı. 1971-72 sezonunda İstanbul 1. Küme'de şampiyon olduktan sonra Bolu'daki Terfi Müsabakaları'nda 2. olarak 1972-73 sezonunda Türkiye Voleybol Ligi'nde mücadele etmeye hak kazandı. Ancak, sadece bu ligde tutunamayarak yalnızca iki galibiyet alabildi ve küme düşerek İstanbul 1. Küme'ye döndü.
Masa tenisi, Beyoğluspor'un bir dönem Türkiye'nin zirvesinde yer aldığı bir diğer sporu teşkil etti. 1938 yılından itibaren bu sporla iştigal ettiği görülen sarı-siyahlılar 1943 yılında İstanbul şampiyonu olarak ilk başarılarına ulaştılar. Kostas Vasilyadis, Stelyos Varsamis, Luis Divras, Aleksis Tiveryos ve Yannis Vafiyadis'ten kurulu Beyoğluspor şampiyonluğa ulaşırken, Vasilyadis de tekler birinciliğini kazandı. Divras 1947'de birinciliği yeniden sarı-siyahlı renklere kazandırırken Beyoğluspor bu sporda önemli bir varlık gösteren Fenerbahçe ve Galatasaray'ın gerisinde kaldı.
1957 yılından sonraysa on yıl boyunca Beyoğluspor bu sporda Türkiye'nin en güçlü takımı oldu. Aynı yıl ilk kez düzenlenen Türkiye Şampiyonası'nda Anastasis Nikolau, Toma Hacıminaoğlu ve Stamati Hacıminaoğlu'dan oluşan takım Türkiye şampiyonu olurken, Anastasis Nikolau tek erkeklerde, Varvara Karamiçu ise tek kadınlarda Türkiye birinciliklerine ulaştılar. Dönemin en öndegelen masatenisçisi Kostas Yuvanidis'in de dahil olmasıyla adeta rakipsiz hale gelen takım 1959'dan 1967'ye kadar İstanbul şampiyonluğunu hiçbir takıma bırakmadığı gibi, 1961 yılında hem erkeklerde hem de kadınlarda Türkiye şampiyonluğuna ulaştı. Sonrasında (1968'e kadar) il karmaları arasında düzenlenen Türkiye Şampiyonalarında ise İstanbul'u temsil etti ve şampiyonluklarını sürdürdü. Bu süreçte erkeklerde; Erden Günay, Stelyos Hacıminas, Yannis İsakoğlu ve Hristos Damianidu, kadınlarda ise Yolanda Spertu ve Eleni Kakeleri İstanbul ve Türkiye birincilikleri kazandılar.
Beyoğluspor'un bu uzun süren hegemonyasını 1968 yılında eski gücüne yeniden kavuşan Fenerbahçe kırdı. 1972'ye kadar sarı-lacivertli takımın önderliğindeki bu sporda 1973'ten sonra ise çoğunlukla Beyoğluspor'lu ve İzmirli şampiyon sporcuları transfer etmiş olan Eczacıbaşı ağırlığı hissedildi. Bu dönemde altyapıya eğilen Beyoğluspor yetiştirdiği birbirinden değerli sporcularla önce bireysel düzeyde ardından yıldız ve genç takımlarda İstanbul ve Türkiye şampiyonluklarını kazanırken 1976 yılından sonra ise yeniden A takımlar düzeyinde de Türkiye şampiyonu olmaya başladı.