Devrimci terör

Devrimci terör veya terör iktidarı,[1] 1793'ten 1795'e kadar olan Fransız Devrimi sırasında ortaya çıkan Terör Dönemi'nde karşı-devrimcilere karşı kullanılan kuvvetin kurumsallaştırılmış uygulamasını ifade eden terim.[2][3] Komünist terörizm terimi ise Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'ndeki Kızıl Terörü ya da Kızıl Kmerler iktidarının karşı devrimci kesimlere uyguladığı uygulamaları[4] tanımlamak için kullanılmıştır. Tersine, Beyaz Terör gibi "gerici terör" ise devrimleri bastırmak için de kullanılır.[5]

Devrimci terör yöntemini uygulayan devlet yönetimi, bu uygulamalarını hem devrimin politik muhalifleri olan kişilere veya gruplara hem de genel olarak sivil nüfusta yer alan belirli bireylere ve sosyal gruplara karşı yöneltilebilir.[6] Belirli bir döneme bağlı olmak koşuluyla; devrimci terör günümüz ülkelerinde iktidarda bulunan hükûmetlere karşı yapılan bir suç olarak kabul edilir. Ancak meydana gelen ayaklanmalar veya gerçekleşen devrimci olaylar neticesinde zafer kazanan gruplar eski yönetimin temsilcilerine devlet politikası olarak bu yöntemleri uygulayabilir.

Kökeni ve tarihi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Karl Kautsky devrimci terörün kökenlerini Fransız Devrimi döneminde ortaya çıkan Terör Dönemi'ne kadar inceler.[7] Bolşevik lider Vladimir Lenin, Jakobenlerin terör kullanımını gerekli bir yöntem olarak gördü ve Bolşevikler için yapılan Jakoben etiketini kabul etti.[8] Ancak kimi görüşlere göre bu durum Karl Marx'ın açıktan savunmadığı bir görüştü ve Lenin'in ortaya attığı bu görüşler Marksizm-Leninizm'de bir doktrin olarak yer aldı.[8]

Kimi yazarlara göre bu terim komünist devletler tarafından terörün kullanımını haklı göstermek için kullanılmıştır.[9] Bu yöntemler komünistler tarafından hem devlet iktidarında olduğu hem de muhalif olduğu ülkelerde gerek devrim için gerekse iktidarın sağlamlaştırılmasında kullanılmıştır.[10] Anarşizm, Marksizm, Marksizm-Leninizm ve Maoizm doktrinleri, bu yöntemleri kullanan muhalif grupları teşvik etmiştir.[11] 1848'de ve Çarlık yönetimi sırasındaki kısa bir süre hariç, Marx devrimci terör olgusuna karşı çıkmıyordu.[12] Komünist liderler, terörün Marx'ın "devrimin doğması sırasındaki ebesi" olduğunu söyleyen bir güç olarak hizmet edebileceği fikrini kullandılar.[13] I. Dünya Savaşı sırasında komünist gruplar, hükûmetleri devirmek için bu girişimleri kullandılar.[11] Mao Zedong için de terörizm kabul edilebilir bir araçtı.[14]

II. Dünya Savaşı'ndan sonra bağımsızlık arayan Marksist-Leninist gruplar terörle birlikte gerilla savaşı üzerinde yoğunlaştılar.[15] 1950'lerin sonlarında ve 1960'ların başlarında, Ulusal bağımsızlık savaşlarından çağdaş terör yöntemlerine doğru bir değişim oldu.[16] On yıllar boyunca, devrimci terör grupları 1970'lerde ve 1980'lerde baskın olarak komünist ideolojiyle yakından ilişkiliydi.[17] Ancak Soğuk Savaşın bitişi ve Sovyetler Birliği'nin dağılması ardından bu oran azaldı.[18][19]

Devrimci terör ve Marksizm

[değiştir | kaynağı değiştir]

Karl Marx'ın 7 Kasım 1848'de Neue Rheinische Zeitung'dun 136. sayısında yazdığı Viyana'daki Karşı Devrim Zaferi adlı makalede; şiddeti eski toplumun ölüm sancılarını ve kanlı doğum sancılarını kısaltmak veya basitleştirmek için tek yol olduğunu yazdı.[20] Benzer olarak Rus tarihçi Edvard Radzinski'nin kaleme aldığı Sovyetler Birliği Komünist Partisi genel sekreteri Joseph Stalin'e dair hazırladığı biyografi kitabında, Stalin'in Karl Kautsky'ın bir kitabının yanına "yeni topluma giden en hızlı yol" olduğunu belirten bir not düştüğünü belirtir.[21][22] Vladimir Lenin, Lev Troçki ve diğer önde gelen Bolşevik kuramcılar da kitlesel şiddetin proletarya diktatörlüğü ve bunun sonucunda ortaya çıkan sınıf mücadelesi sırasında gerekli bir silah olduğunu söylediler. Troçki, Terörizmin Savunması (Terörizm ve Komünizm, 1920) adlı kitabında burjuvazinin tarihsel azınlığının muazzam olduğunu vurgulamış ve "Bu sınıfı koparmak ve parçalamak zorundayız. Kızıl Terör, bir sınıfa karşı kullanılan, yıkıma mahkûm olmasına rağmen, yok olmak istemeyen bir silahtır." ifadelerini kullandı.[23] Lenin 1918 yılında yazdığı Proleter Devrimi ve Dönek Kautsky adlı eserinde bu konuda şöyle bahsetti;

"Diktatörlüğün, bir sınıfın diğer sınıfa karşı devrimci şiddetin “koşulunu” öne sürdüğü ve ima ettiği gerçeği gizleyemez (Kautsky gibi) [...] proletarya diktatörlüğü kavramının “temel özelliği” devrimci şiddettir."

Bolşevikler, burjuvaziye ve varlıklı sınıflara düşman olan bir sosyal determinizm şeklinde hareket ettiler. Çeka yöneticilerinden biri olan Martin Latsis, gerici ve yeniden eğitilemeyen sınıflar için bu niyetlerini açıkça belirtti. Latsis konu hakkında şunları yazdı;

"Burjuvaziyi bir sınıf olarak yok etmeye çalışıyoruz. Şu ya da bu kişinin Sovyet iktidarının çıkarlarına karşı davrandığını kanıtlamaman gerek. Tutuklanan bir kişiye sormanız gereken ilk şey: Hangi sınıftan geliyor, nereden geliyor, ne tür bir eğitim aldı, mesleği nedir? Bu sorular sanıkların kaderine karar vermek içindir. Kızıl Terör'ün özü budur."[24]

Bolşevikler; banka ve postane soygunları yaparak Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi'ne (RSDİP) finansman sağlama taktikleri geliştirdiler. Soygun ve cinayetler faaliyetleri Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi V. Kongresi'nde uzun süre tartışılmış, kongre sonundaki raporda açıkça yasaklanmıştı. Buna karşın 1907 yılında gerçekleşen Tiflis banka soygunu RSDİP içerisinde tartışmalara neden oldu. Olay sonrası pek çok parti kadrosunun tutuklanması ve yüklü miktarda paranın ele geçirilmesine rağmen çalınan paraların seri numarasının polis tarafından bilinmesi sebebiyle kullanılamaması, tartışmaşarı daha da büyüttü. Lenin, bu paraları kullanabilmek amacıyla Ocak 1908'de Avrupa'da paraları farklı yerlerde farklı kişiler aracılığıyla bozduracak bir plan yaptı, fakat bu plan başarılı olamadığı gibi birçok kişinin tutuklanmasına ve olayın daha da tanınır hale gelmesine neden oldu.[25]

Buna karşın Bolşevikler Narodnaya Volya (Türkçe: İnsanların Özgürlüğü) örgütü tarafından daha önce kullanılmış olan "bireysel teröre" karşı çıkmışlardır. Bu örgüte üye olan Lenin'in abisi Aleksandr İlyiç Ulyanov Çar III. Aleksandr'a suikast planında bulunmuştur. Bu davranış Lenin dahil dönemin Bolşevik kadrolarınca eleştirilmiştir. Troçki'ye göre: "Makinelerin işçiler tarafından zarar görmesi, kelimenin tam anlamıyla terörizmdir. Bir işverenin öldürülmesi, bir fabrikaya ateş açma tehdidi veya sahibine bir ölüm tehdidi, bir suikast girişimi. Bir devlet bakanı aleyhinde, elindeki tabanca ile, bütün bunlar terörist eylemler tam anlamıyla ve otantik anlamdadır. Ancak, uluslararası Sosyal Demokrasinin gerçek doğası hakkında bir fikri olan herkes, bu tür bir teröre her zaman karşı olduğunu bilmelidir. Ve bunu en kararlı şekilde yapar".[26] Bu anlamda Bolşeviklere göre şiddet ve terör bireysel anlamda mahkûm edilmelidir, ancak sınıfsal ve kitlesel anlamda kullanılabilecek bir araçtır.

Öte yandan bazı Marksist kuramcılar, özellikle de Karl Kautsky, Bolşevik liderlerin terörizm taktiklerini eleştirdi. Kautski "Bolşevizmin sorumlu olduğu fenomenler arasında, basının her türlü özgürlüğünün kaldırılmasıyla başlayan ve toptan bir yürütme sistemi ile biten terörizm, kesinlikle en çarpıcı ve en itici olanıdır." ifadelerini kullandı.[27]

Ayrıca bakınız

[değiştir | kaynağı değiştir]
  1. ^ Encyclopædia Britannica (2011). "Revolutionary terrorism". Encyclopædia Britannica Online. 20 Aralık 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Temmuz 2018. 
  2. ^ "Social Origins of Dictatorship and Democracy", by Barrington Moore, Edward Friedman, James C. Scott (1993) 0-8070-5073-3, s.101: "Social Consequences of Revolutionary Terror"
  3. ^ French revolutionary terror was a gross exaggeration, say Lafayette experts. By Chandni Navalkha. 25 Eylül 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 28 Nisan 2008. Erişi tarihi: 7 Temmız 2018
  4. ^ BOOK REVIEW Exposition of revolutionary terror. The Gate, by Francois Bizot 1 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. 4 Temmuz 2003. Erişim tarihi: 7 Temmuz 2019
  5. ^ Zafirovski, Milan; Rodeheaver, Daniel G. (2014). Modernity and Terrorism: From Anti-Modernity to Modern Global Terror. Haymarket Books. s. 107. ISBN 978-1608463817. 12 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Temmuz 2018. 
  6. ^ Революция // Политология. Энциклопедический словарь. М., 1993. s. 338.
  7. ^ Karl Kautsky (1919). "Revolution and Terror". Terrorism and Communism. 15 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Temmuz 2018. : "It is, in fact, a widely spread idea that Terrorism belongs to the very essence of revolution, and that whoever wants a revolution must somehow come to some sort of terms with terrorism. As proof of this assertion, over and over again the great French Revolution has been cited." (Çeviri: W.H. Kerridge) 
  8. ^ a b Schwab, Gail M., and John R. Jeanneney, The French Revolution of 1789 and its impact 12 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 277-278, Greenwood Publishing Group 1995
  9. ^ Chaliand, Gérard and Arnaud Blin, The history of terrorism: from antiquity to al Qaeda By 8 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 105, University of California Press, 2007
  10. ^ Martin, Gus, Essentials of Terrorism: Concepts and Controversies 1 Mart 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 32.
  11. ^ a b Lutz, James M. and Brenda J. Lutz Global terrorism 14 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 134.
  12. ^ McLellan, David, The thought of Karl Marx: an introduction 16 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 229.
  13. ^ Valentino, Benjamin A. (8 Ocak 2004). Final solutions: mass killing and genocide in the twentieth century. Cornell University Press. s. 94. ISBN 978-0-8014-3965-0. 
  14. ^ Martin, Gus, Essentials of Terrorism: Concepts and Controversies 1 Mart 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., p. 52,
  15. ^ Chaliand,Gérard and Arnaud Blin, The history of terrorism: from antiquity to al Qaeda By 8 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 97, University of California Press, 2007
  16. ^ Chaliand,Gérard and Arnaud Blin, The history of terrorism: from antiquity to al Qaeda By 8 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 98, University of California Press, 2007
  17. ^ Chaliand, Gérard and Arnaud Blin, The history of terrorism: from antiquity to al Qaeda By 8 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 6, University of California Press, 2007
  18. ^ Wills, David C., The first war on terrorism: counter-terrorism policy during the Reagan administration 11 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 219, Rowman & Littlefield, 2003
  19. ^ Crozier, Brian, Political victory: the elusive prize of military wars 8 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 203, Transaction Publishers, 2005.
  20. ^ Marx, Karl (7 Kasım 1848). "The Victory of the Counter-Revolution in Vienna" (İngilizce). 16 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Temmuz 2018. 
  21. ^ Edvard Radzinski Stalin: The First In-depth Biography Based on Explosive New Documents from Russia's Secret Archives, Anchor, (1997) 0-385-47954-9
  22. ^ Karl Kautsky, Terrorism and Communism (1919), Ch. V. The book is item F558 O3 D90, one of two books on terror from Stalin’s private library, (Stalin, 1996, s. 150, 569).
  23. ^ Komünizmin Kara Kitabı, s. 749
  24. ^ Martin Latsis, “Krasnij Terror,” newspaper, October 1, 1918. Quoted in Hitler, Joachim C. Fest, New York: NY, Harcourt, Brace, Jovanovich, 1974, s. 91
  25. ^ O'Connor, Timothy Edward (1988). Diplomacy and Revolution: G.V. Chicherin and Soviet Foreign Affairs, 1918-1930 (İngilizce). Ames: Iowa State University Press. s. 18. ISBN 0-8138-0367-5. 25 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2018. 
  26. ^ Lev Troçki (Kasım 1911). "Why Marxists Oppose Individual Terrorism". Marxists.org. 15 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Temmuz 2018. 
  27. ^ Karl Kautsky, Terrorism and Communism 15 Temmuz 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Chapter VIII, The Communists at Work, The Terror