Bu madde, öksüz maddedir; zira herhangi bir maddeden bu maddeye verilmiş bir bağlantı yoktur. (Nisan 2023) |
Tropikal ülser | |
---|---|
Diğer adlar | Aden ulseri, Orman küfü, Malabar ülseri, Tropikal fajedena[1] |
Goroka, Papua Yeni Gine'deki Toborra Goroka Hastanesi'ne kabul edilmiş bir hastanın sol ayağındaki akut tropikal ülser lezyonu | |
Uzmanlık | Dermatoloji |
Tropikal ülser, daha çok orman küfü olarak bilinir, mycobacterumu içeren bir grup mikroorganizmanın etkili olduğu bir polimikrobiyal enfeksiyon nedeniyle ortaya çıkan kronik ülseratif deri lezyonudur. Bu durum tropikal iklimlerde yaygındır.[2]
Ülserler genellikle alt uzuvların anterolateral kısmında olmak üzere vücudun açıkta kalan bölgelerinde oluşur ve, kasları ve tendonları ve bazen kemikleri, etkileyebilir.[3] Bu lezyonlar, sıklıkla önceden oluşmuş sıyrıklarda veya yaralarda gelişebilir veya sadece bir çizikten ortaya çıkabilir.
Tropikal ülserlerin büyük çoğunluğu dizin altında, genellikle bileğin etrafında oluşur. Bu lezyonlar, kollarda da olabilir. Bu lezyonlar genellikle ufak travmalar sonrasında ortaya çıkar ve kötü beslenen kişiler daha büyük risk altındadır. Bu ülser, ortaya çıktıktan sonra kronik ve stabil hale gelebilir ancak ayrıca derin doku invasyonu, osteoit ve ampütasyon riskine neden olan tahrip edici bir seyir izleyebilir. Tropikal ülserler, Buruli ülserlerinin aksine çok ağrılıdır.[4] Lezyonlar, inflamatuar papüller şeklinde ortaya çıkar, sonra vesiküllere dönüşür ve patlayarak bir ülser oluşturur. Kronik ülserler daha büyük alanları tutar, en sonunda 10 yıl veya daha uzun bir süre sonra skuamöz epitelyomaya dönüşebilir.[5]
Şu anda bu hastalığın bir enfeksiyon nedeniyle olduğuna dair hatırı sayılır kanıtlar bulunur. Son zamanlarda lezyonlardan Mycobacterium ulcerans izole edilmiştir ve bu bakteri tropikal ülserlere özgüdür.[5] İlk lezyonlar, Bacillus fusiformis (Vincent organizması), anaeroblar ve spiroketler tarafından kolonize edilebilir ve enfekte edilebilir. Sonra, tropikal ülser özellikle stafilokok veya streptokok olmak üzere bir grup organizma tarafından enfekte edilebilir.[4] Bu durumun, etkilenen hastalardaki materallerin inokülasyonu sonucunda bulaşabildiği gösterilmiştir.[5]
Yeterli ayak giyimi, travmayı engellemek için önemlidir. Genel sağlığın iyi olması ve iyi beslenme de ülser riskini azaltır. Yeterli ve düzgün temizlik ve, bilek ve bacak derisi kırıklarının tedavisi de önemlidir. Hijyen ve beslenme koşulları iyileştirmek, tropikal ülserleri engellemeye katkıda bulunabilir.
Tropikal ülser, 'fakirlik ve açlık' hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Yavaşça gelişen sosyoekonomik durumlar ve beslenme bu durumun gerilemesini sağlar. Tropikal ülser genellikle kırsal bir sorun olduğu için toplulukların şehirleşmesi başka bir etmen olabilir. Daha yüksek oranda ayakkabı ve çorap kullanımı da bu lezyona neden olan travmalara karşı koruma sağlar. Buna rağmen bu hastalığa meyilli insanlarda tropikal ülser gelişir. Bazen salgınlar olabilir; bir tropikal ülser salgını, Tanzanya'da çıplak ayakla şeker kamışı hasatlarını kesen işçilerde görülmüştür. Tropikal ülserler, tropikal bölge ziyaretçilerinde de oluşabilir.[4] Bu hastalık en çok tropikal ve subtropikal bölgelerdeki yerli işçilerde ve okul çağındaki çocuklarda yağmurlu mevsimlerde görülür ve çoğu zaman böcek ısırması, kötü hijyen ve piyojenik enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkar. Erkekler, kadınlara kıyasla daha sık etkilenir.[5]
Tropikal ülser, tropikal ve subtropikal bölgelerde görülür. Tropikal ülser bu ülkelerin bazılarında, örneğin kuzey Papua Yeni Gine, en yaygın görülen deri hastalığıdır.
Sınıflandırma |
---|